2002-2007 döneminde gösterdiği güçlü ekonomik büyüme nedeniyle “Tatra Kaplanı” olarak anılan Slovakya, küresel krizin etkilerini güçlü bir şekilde hissetmesine rağmen, krizi kısa sürede atlatmayı başardı. Slovakya ekonomisi, krizin etkisiyle 2009 yılında yüzde 4,9 oranında daralırken, 2010 yılında iyileşmeye başlayarak yüzde 4,4 oranında büyüdü. 2011’de ise başlıca ticaret ortakları olan Almanya ve Çek Cumhuriyeti’ndeki ekonomik koşulların etkisiyle yüzde 3,2 oranında büyüyen Slovakya’da, 2012 yılında büyüme hızının yavaşlaması nedeniyle yüzde 2 oranında büyüme kaydedildi. Slovakya’nın ekonomik toparlanmasında, özellikle otomobil üretimi ve ihracatı ile yatırımlar etkili oldu. 2013 yılında Avro Alanı’ndaki ekonomik koşullar nedeniyle dış talepteki azalmanın etkisiyle büyüme hızını yavaşlayan Slovakya’da GSYİH büyümesi yüzde 1,4 oranında gerçekleşti.

Slovakya’da krizin etkisiyle artış gösteren işsizlik oranı, ciddi boyutlara ulaştı. 2012 yılında yüzde 14 olarak kaydedilen işsizlik, özellikle kadınlar ve genç nüfus için endişe verici bir durum oluşturuyor. Slovakya, yüzde 14,5 kadın işsizlik oranı ile 2012 yılında Yunanistan, İspanya ve Portekiz’den sonra kadın nüfustaki işsizlik oranının en yüksek olduğu AB ülkesi olurken, yüzde 34 oranına ulaşan genç nüfus işsizliği ile Yunanistan, İspanya, Portekiz ve İtalya’dan sonra, bu oranın en yüksek olduğu beşinci AB ülkesi oldu.

Avro Alanı’nın Estonya’dan sonra ikinci en fakir ülkesi konumunda olan Slovakya, Yunanistan’ın ilk kurtarma paketine katkıda bulunmayı reddetmesi ve EFSF’nin genişletilmesine ilişkin tartışmalar nedeniyle gündeme geldi. 11 Ekim 2011 tarihinde Parlamento’da yapılan oylamada, iktidardaki koalisyon hükümetinin küçük ortaklarından birinin muhalefeti nedeniyle EFSF’nin genişlemesinin reddedilmesi, hükümetin düşmesine neden oldu. EFSF’ye 13 Ekim 2011 tarihinde onay veren Slovakya Parlamentosu, Mart 2012’de erken seçime gidilmesine karar verdi.

Aralık 2009 tarihinden bu yana aşırı bütçe açığı prosedürü kapsamında değerlendirilen Slovakya’nın, bütçe açığının GSYİH’ye oranını 2013 sonuna kadar yüzde 3’lük referans değerin altına çekmesi gerekmekteydi. Slovakya hükümeti ise 2013 yılı sonuna kadar bütçe açığının GSYİH’ye oranını yüzde 2,94’e çekme öngörüsünde bulunmuştu. AB Konseyi, Slovakya hakkında Aralık 2009'da başlatılan aşırı bütçe açığı prosedürünü Haziran 2014’te kapatma kararı aldı. Slovakya’da bütçe açığının GSYİH'ye oranının yüzde 3'lük referans değerin altında seyretmesi bekleniyor.

2013 yılında Slovakya’da büyüme hızında iç talepte ve ihracattaki düşüşe bağlı olarak yaşanan yavaşlamaya karşın, 2014 yılının ilk yarısında yatırımlar ve iç tüketimdeki artış nedeniyle büyüme hız kazandı. Avrupa Komisyonu, 2014 yılında büyüme oranının yüzde 2,4 olacağını tahmin ediyor.

Slovakya’da 2013 yılında yüzde 14,2 oranında kaydedilen işsizlik oranında az da olsa bir düşüş yaşanması bekleniyor. İşsizlik oranında 2014 yılının ilk yarısında yaşanan düşüşün yılın geri kalanında da sürmesi ve istihdam piyasasındaki iyileşmenin ekonomideki iyileşmeye bağlı olarak 2014 yılında yüzde 13,4; 2015 yılında ise 12,8'e gerileyeceği tahmin ediliyor.

Slovakya, 1 Temmuz 2016 tarihinde AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı Hollanda’dan devraldı. 2004 yılında AB üyesi olan, 2007 yılında Schengen Bölgesi’ne entegre olan ve 2009 yılında ise Avro Alanı’na dâhil olan Slovakya, ilk kez AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı yürütme görevini üstleniyor. Slovakya’nın AB Konseyi Dönem Başkanlığı önceliklileri ise şu şekilde:

- Ekonomik anlamda güçlü bir Avrupa;

- Modern Tek Pazar;

- Sürdürülebilir Göç ve Sığınma Politikası;

- Küresel aktör olarak Avrupa. 

Ülkenin temel ekonomik göstergelerine buradan ulaşılabilir.