Belçika
540 gün hükümetsiz kalan ülkede kriz
AB’nin kurucu ülkelerinden olan Belçika’daki gelişmiş bankacılık ve sigortacılık sektörü, yaşanan küresel krizden önemli derecede etkilendi. Belçika’da faaliyet gösteren dört büyük banka ve sigorta grubundan ikisi olan Dexia ve Fortis, ABD’li Lehman Brothers’ın iflasının ardından krize girdi; bir süre sonra bu iki deve KBC ve Ethias da katıldı. Belçika hükümeti, bu durum karşısında mali sistemin istikrarını sağlamak üzere bir dizi önlem aldı. Bu önlemler başlıca üç unsurdan oluşuyordu: Sistemik finansal kuruluşların sermaye yapısının yeniden düzenlenmesi ve yönetim yapısında değişikliğe gidilmesi, kredi kuruluşlarının ve Interbank piyasalarında faaliyet gösteren finansal şirketlerin refinansmanı amacıyla devlet garanti planı hazırlanması, mevduat sigorta sistemi kapsamındaki maksimum miktarın yükseltilmesi ve istendiği takdirde 21 sigorta ürününe genişletilmesi. Böylelikle Belçika ekonomisi, 2009’da yüzde 2,8 oranında daralmasına karşın 2010’dan itibaren tekrar canlanarak 2010 yılında yüzde 2,4; 2011’de ise yüzde 1,8 büyüme kaydederken 2012’deki binde 1’lik daralmaya karşın 2013 yılında binde 2 oranında büyüme gerçekleştirdi. Bu büyümede, ihracata dayalı net gelirin önemli payı bulunuyor. Öte yandan, 2014’ün son çeyreğinde ve 2015 döneminde ihracata dayalı gelirin azalacağı öngörülüyor. Avrupa piyasasının ticaret merkezlerinden biri kabul edilen Belçika’nın ihracatındaki düşüşteki temel sebep olarak, yüksek işgücü maliyeti sebebiyle kaybedilen rekabet kabiliyeti gösteriliyor. Belçika, Avrupa’da saat başına ücretin en yüksek olduğu ülke konumundadır.
Ekonomiyi teşvik paketi ve finans sektörüne sağlanan sermaye desteğinin yanı sıra vergi gelirlerinin düşmesi sonucunda, ülkenin bütçe açığı ve kamu borcu hızla yükseldi. 2009’da kamu açığının GSYİH’ye oranı yüzde 5,6’ya çıktı. Daha sonra hükümetin aldığı önlemler sayesinde bütçe açığı 2012’de yüzde 3,9 oranına gerildi. Belçika’da kamu borcunun GSYİH’ye oranı ise 2012 yılında yüzde 99,6’ya yükselerek endişe verici boyutlara ulaştı. 2012’deki bu krizin temel sebebi olarak, Dexia Banka Grubu’nun GSYİH’ye yüzde 8 oranında etki eden yeniden sermayelendirilmesi gösterildi. Belçika’da 2009 yılından beri devam eden aşırı açık prosedörü, 2013’e ilişkin önlemlerin yerine getirilmesiyle sona erdi.
Belçika, ekonomik krizle mücadelede harcamaları kısmaktan ziyade, gelir artırıcı önlemlere odaklandı. Belçika’nın sunduğu 2009-2013 istikrar programında, 2013 yılında bütçe açığının GSYİH’nin yüzde 3’ünün altına çekilmesi ve 2015’te bütçenin dengeye getirilmesi öngörüldü. Bu önlemler, toplam ekonomik önlemlerin yüzde 60’ını oluşturuyordu. 2009’da, krize karşı indirimli KDV oranları ve istihdamın desteklenmesi için çeşitli önlemler alınırken, bunlara 2010 ve sonrasında devam edilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca sağlık sistemindeki kaynakların bir bölümünün rezervde tutulması, personel harcamalarında kesinti gibi harcamaların kısılmasına yönelik önlemlerin yanı sıra gelir artırıcı önlemler kapsamında banka ve menkul kıymetler şirketlerinden vergi alınması, yakıttan ek vergi ve karbon gazı emisyonlarına dayalı yeni bir vergilendirme sistemi getirilmesi öngörüldü. Alınan önlemler ışığında 2013 yılında bütçe açığı, yüzde 2'den yüzde 6’ya kadar geriledi. 2014 ve 2015 yıllarında da yüzde 3’lük sınırın altında tutulması öngörülüyor. Öte yandan kamu borçlarına ilişkin alınan önlemler yeterli olmadı. Kamu borçlarının orta vadede de artış göstermesi bekleniyor. Siyasi istikrarsızlıklar ve krizler, kamu maliyesi ve kamu borçlarına ilişkin risk oluşturmaya devam ediyor. Ülkenin 540 gün hükümetsiz kaldığı dönemde, siyasi krizin devlet tahvilleri üzerinde de etkisi oldu.
İstihdam ve iş gücü talebini artırmaya yönelik önlemler kapsamında ise 2012’de işsizlik yardımları sisteminde reform yapılarak, işsiz çalışanlara iş arama desteği güçlendirildi. Bu önlemler doğrultunda, son on yılın en yüksek işsizlik oranı olan 8,4’ten, 2016’da 8,2’ye düşürülmesi öngörülüyor. Sosyal güvenlik sisteminin reformu kapsamında da emeklilik yaşının 59’dan 62’ye yükseltilmesinin yanı sıra faiz gelirlerinde, sermayeden sağlanan gelirlerde, şirket araçlarında, alkol ve sigaradan alınan vergilerde artışlar gerçekleştirildi.
22 Mart 2016 tarihinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de, Zaventem Havaalanı ile AB kurumlarına oldukça yakın Maelbeek metro istasyonunda gerçekleşen terör saldırılarında 38 kişi yaşamını yitirirken 170 kişi yaralandı.
Ülkenin temel ekonomik göstergelerine buradan ulaşılabilir.